Levi’s® 501® Originals: On Yıllar Boyunca
BRANDO'DAN WOODSTOCK'A

Eğer 50'ler ve 60'ların ortaya koyduğu bir şey varsa o da 501®'in değişmez olduğudur.

1955 yapımı Rebel Without a Cause filminin başlarında, tek bir kare, önümüzdeki 65 yılın modasının ne olacağını anlatıyordu. James Dean'in canlandırdığı Jim Stark, yeni lisesinde genç suçlulardan oluşan bir ekip ile karşı karşıyadır. Tüm öğrenciler, 1950'lerin standart kombini olan postacı hırkalar ve kaniş etekler giyerken ""Wheels"" olarak tanınan asi gençler, jean giyiyorlar. Sinematik olarak bu hamle, filmin yönetmeni Nicholas Ray'in havalı çocukları sıradanlardan ayırmak için kullandığı görsel bir ipucudur. Bir tarafta gabardin. Öte yandan, selvedge denim.

Blue jeanler -özellikle de Levi’s 501®- genç asiler için bir üniforma haline gelmişti ve bu büyük ölçüde Hollywood'un eseriydi. 1940'lara gelindiğinde, o zamanlar denim tulum olarak bilinen kıyafeti giymek asi olsun ya da olmasın tüm gençler için olağan bir haldi. Ancak bu durum, 1953'te Marlon Brando'nun oynadığı The Wild One'ın piyasaya sürülmesiyle değişti. Black Rebels Motosiklet Kulübü'nün lideri Johnny Strabler'ı oynayan Brando, Levi’s® 501® jean, bot ve siyah deri motorcu ceketin oluşturduğu imajı pop kültürün merkezine yerleştirdi. Onun 1947 Levi’s 501®'leri, Rebel Without a Cause’un kostümleri için doğrudan bir ilham kaynağıydı.

50'ler yerini 60'lara bırakırken Levi’s® 501® tüm karşı-kültür figürleri tarafından benimsenmeye başlamıştı. Motorcular, rock 'n' roll müzisyenleri, doo-wop crooner müzisyenleri, Beat akımı şairleri, Greenwich Village sanatçıları... Aklınıza kim gelirse. Giydiğinizde sizi cool gösterecek bir kıyafet aradığınızda cevap her zaman 501®'lerdi. Birleşik Krallık'ta 501® genç bir motorcu altkültürü olan Rockers ya da diğer adıyla Ton Up Boys için vazgeçilmez bir parça olmuştu. Brando'nun Johnny Strabler'ından büyük ilham alan Rockers, gelecek yıllarda punklara ve Teddy Boys grubuna da ilham kaynağı olmuştur. Brando'nun çok ötesindeki film yıldızları bile 501® hayranı olmuşlardı. Günümüzün en bilinen fotoğraflarından birinde Marilyn Monroe, 501®'lerinin arka ceplerindeki ikonik kavisli dikişleri gururla sergiler.

1960'larda denim, özellikle Levi’s 501®, İnsan Hakları hareketinin yanı sıra Vietnam savaşı, kadın hakları ve gay ve LGBTQ hakları için yapılan protestolarda da yoğun bir şekilde yer aldı. 501®'in isyan ruhu ve mavi yakalı kökleri, onu on yıl boyunca İnsan Hakları eylemlerinin organizatörleri ve aktivistlerinin vazgeçilmezi haline getirdi. Martin Luther King, Jr. da dahil olmak üzere tüm İnsan Hakları hareketi liderleri, mavi yakalı işçiler ve işçi sınıfı ile dayanışma göstermek için düzenli olarak denim giydiler. Daha da önemlisi, 501® bu dönemde hem erkek hem de kadın aktivistler tarafından benimsendi. Bu da 501®'i cinsiyetler arası eşitliğin önemli bir sembolü haline getirirken uzun süren günlerde kullanılacak rahat bir parça olarak da yer edinmesini sağladı. Aslında denim, Şiddetsiz Öğrenci Koordinasyon Komitesi'nin (SNCC) hem erkek hem de kadın üyeleri arasında o kadar yaygın hale geldi ki, sonunda grubun üniformasının önemli bir parçası olarak görüldü

1960'ların sonlarında, Levi's® hem kültürden etkilenmiş hem de kültürü etkilemiştir. Gençler 501®'i benimsedikçe, şirket pazarlamasında radyo ve müzik kanallarını kullanarak gençleri hedeflemeye başladı. 1967'de, Levi's®, kısa bir süre sonra adından çokça söz ettirecek ikonik konser organizatörü Bill Graham ile anlaşarak şarkı sözlerinde Levi's® adı geçen bir dizi parçayı kaydetmek için o zamanlar pek bilinmeyen San Francisco'lu Jefferson Airplane grubunu işe aldılar. Parçalar daha sonra Levi’s® jeanleri hakkında insanların konuşmasını sağlamak için radyoda çalınacaktı. Bu hamleyi vizyoner olarak adlandırmak yetersiz kalır. Parçalar yayınlandığında, Jefferson Airplane artık ülkedeki en ateşli gruplardan biriydi ve genellikle Levi's® giyen San Francisco müzik sahnesinin sakinleri, zamanın ruhunu şekillendirmeye başlamıştı.

Levi's® 501®'in bu çağı çok daha yumuşak, çok daha özenli bir dönemdi. Levi Strauss & Co. Levi's® Vintage Clothing Baş Tasarımcısı Paul O’Neill "50'ler daha şık ve temiz bir görünüme sahipti. Denimle bile...” diyor ve ekliyor "Koyu jeanler kolalı beyaz tişörtlerle yaşıyordu insanlar. 60'lara geldiğinizde işler değişiyor. Hırpalanmış, eskimiş jeanler, çizgili tişörtler bizi karşılıyor." Ve daha da önemlisi, O’Neill, bu çağın gündelik giyimde modern tarzın oluşturulduğu dönem olduğunu söylüyor. “İnsanların bugünkü gibi göründüğü ilk zamandı. O zamandan beri yalnızca siluet değişti. " Bir çift eskimiş 501® ve bir tişörtten daha standart bir kombin yoktur. İster 1969'da, ister 1989'da, ister günümüzde.

Levi's® 501®'in modern köklerine gelince, 60'ların sonları aynı zamanda özelleştirmenin kral olduğu zamandır. Bazı açılardan, 501® her zaman boş bir tuval olmuştu. Bilhassa nasıl giyildikleri ve neyle giyildikleri açısından. Summer of Love ve hippi tarzının yükselmesiyle birlikte aniden 501®'lerinize ne yaptığınız önemli olmaya başladı. Boyanmış ve ağartılmış 501®'ler, kırpılmış veya kesilmiş 501®'ler, barış işaretleri ve karşı kültür sloganlarıyla boyanmış 501®'ler — 1969 Woodstock festivalinden yayınlanan ünlü bir Life dergisi fotoğrafında, bir adamın 501®'inin önünde sarı bir baykuş görüyoruz. Ve belki de o dönemden en çok tanınan şey, paçaları kesilmiş ve yamalar dikilmiş 501®, ya da bilindik adıyla ""İspanyol Paça""lardır. Bazen bu evde yapılıyordu, bazen de Janis Joplin ve Jimi Hendrix'e hizmet veren San Francisco'daki Haight ve Ashbury'deki Mnasidika gibi dükkanlarda yapılıyordu. İspanyol paça o dönemi tanımlayan bir siluet oldu.

Bugün, Levi’s® 501®’ini özelleştirmenin o kadar çok yolu var ki, bunların öncelikle fabrika çalışanları ve esnaflar için olduğu bir zamanı hayal etmek oldukça güç. Ancak 50'ler ve 60'ların açıkça gösterildiği bir şey varsa, o da 501®'in değişmez olduğudur. Modalar değişebilir, giyilme şekli değişebilir - ham veya eskitilmiş, üstünüze oturan veya oversize - ama 501®'in kendisi asla değişmez. Düz paça, Red Tab, düğme fermuar... İşte Levi's®'ın kalbi ve ruhu! Gerçek Amerikan tarzı Marlon Brando'nun gençlik günlerinden beri.